6.5
Puan

Artılar

  • Şehir modellemesi
  • Karakter çeşitliliği
  • Hackleme yapabilmek

Eksiler

  • Sürüş mekanikleri
  • Grafikler yeni nesil için düşük
  • Oyunun ruhu yok
  • Türkçe dil yok

Özet

Watch Dogs her zaman sevdiğim bir seri oldu. Watch Dogs: Legion'da beklentim çok yüksekti fakat Ubisoft beklentilerimi karşılayacak bir oyun sunamadı. Oyun kötü değil ama satın alacakların fiyat indirimini beklemesi mantıklı olacaktır.

Ubisoft’un GTA’ya rakip olarak çıkardığı Watch Dogs serisinin üçüncü oyunu Watch Dogs: Legion tüm dünyada satışa çıktı. Ubisoft, Tom Clancy’s Ghost Recon Breakpoint oyununun çok fazla eleştirilmesinin ardından çıkış tarihleri belli olan oyunlarını komple elden geçirileceği sözüyle süresiz ertelemişti. Watch Dogs: Legion’da bu ertelemeden nasibini alan önemli Ubisoft yapımlarından biriydi.

Ubisoft, 29 Ekim tarihinde oyuncular tarafından heyecanla beklenen oyunu Watch Dogs: Legion’u piyasaya çıkardı. Watch Dogs serisinin ilk oyunu büyük reklam kampanyaları ile piyasaya sürülmüş ve oyuncuların eleştirilerine maruz kaldığı gibi Ubisoft’un Downgrade(Grafiklerin düşürülmesi) yaptığı suçlamalarıyla yüz yüze gelmişti. Bu sorunlardan dolayı Watch Dogs 2 ortalama bir reklam kampanyasıyla gelmiş ve oyuncuların birçoğu oyunu beğenmişti. Watch Dogs: Legion büyük vaatlerle açık dünya oyunlarında hiç kullanılmamış bir formülle duyuruldu. Oyunda bulunan tüm NPC (Non-Player Characters-Oyuncu olmayan karakterler) ile oynama vaadiyle geliyordu. Öyle de oldu ve Watch Dogs: Legion oyunda bulunan karakterleri ve araçları kontrol edebildiğimiz bir dinamikle piyasaya çıktı.

Watch Dogs ruhu nereye kayboldu?

Oyun, yapay zekanın hayatın her alanına girdiği fütüristtik bir dünyada geçiyor. İngiltere’nin Londra şehrinde DedSec isimli bir örgüt ile parası ve gücü olan kötü şirketlere karşı mücadele veriyoruz. Bu mücadele sırasında oyunda bol bol çatışmaya girdiğimiz gibi oyun içerisindeki hemen her türlü elektronik cihazı hackleyebiliyoruz. Oyunda hackleyerek kontrol edebildiğimiz cihaz ve araçlar arasında bankamatikler, dronelar, robot örümcekler, arabalar gibi geniş bir yelpazeye bulunuyor. Bütün bunları yaparken de DedSec isimli örgüte hizmet ediyor ve uzmanlıkları bulunan NPC’leri ekibe katıyoruz. Ubisoft’un vaat ettiği olay burada devreye giriyor.

Watch Dogs: Legion’da kontrol edilebilen bir ana karakter yok. Oyunun ana karakteri DedSec isimli örgüt. Oyuncu ise sokaktaki herhangi bir kişiyi örgüte dahil ederek o karakterle veya karakterlerle oyunu oynuyor. Watch Dogs: Legion’u diğer bütün açık dünya oyunlarından ayıran en önemli özelliği işte bu. Watch Dogs: Legion’da NPC’lerin mesleklerine göre uzmanlıkları bulunuyor. Uzman olduğu ya da kullandığı araç-gereçleri beğendiğiniz bir karakter ile konuşup, onun verdiği basit 1-2 görevi yaptıktan sonra o karakter ekibinize katılıyor ve artık bu karakterle istediğiniz şekilde oyunu oynayabiliyorsunuz. Bunun dışında geri kalan her şey bildiğimiz Watch Dogs.

Watch Dogs: Legion’da “istediğin NPC ile oyna” yapısı oyunun en güçlü özellik olması kadar en güçsüz olduğu özellik. Çünkü bu özellik hikayeyi ve oyunun yapısını çok ruhsuz bırakıyor. Oyunda ana karakterle bağ kurup, ana karakter ne hissederse oyuncu da onu hisseder ruhu maalesef Watch Dogs: Legion’da gitmiş. Ubisoft, Far Cry’da da yaptığı gibi bu oyunda da ana karakterin ya da karakterlerin karizmasını, özgünlüğü ve duygularını alıp hepsini kötü karakterlere vermiş.

Oyun, Dalton Wolfe isimli DedSec üyesi bir ajanla başlıyor. Oyun girişinde Londra Parlamento Binası’nı patlayıcılarla yıkmayı planlayan Zero Day adlı bir grubun planlarına engel olmaya çalışıyoruz. Zero Day binayı patlatarak suçu DedSec’in üstüne atmak istiyor. Dalton Wolfe, Londra Parlamento Binası’nı kurtarsa da Londra’nın farklı yerlerinde bulunan binadaki patlayıcıları imha edemiyor ve orada ölüyor. Böylelikle Londra’da başlayan bu kaos ortamının suçlusu DedSec oluyor ve bütün üyeleri hükümet tarafından görevlendirilen kötü huylu Albion şirketi tarafından tutuklanıyor ya da öldürülüyor. Biz de DedSec’e yeni üyeler katarak atılan iftiraların aksini kanıtlamaya çalışıyoruz.

Oyunun girişi gayet merak uyandırıcı ve aksiyon dolu olsa da oyunun genelinde aynı hikayeyi ve sunumu görmek zor. Fakat Watch Dogs ilk oyunu ve ikinci oyununu seven biri Watch Dogs: Legion’u da sevecektir. Oyunda her ne kadar birçok farklı karakter olsa da oyunun yüzde 80’i aynı karakterle çok rahat geçilebiliyor.

Londra şehri gayet iyi tasarlanmış. Yapılar, manzaralar gayet kaliteli ve başarılı. Oyunun yakın bir gelecekte geçmesinin verdiği etkiyle her taraf renkli ledler ve ışıklarla dolu. RTX’in verdiği güçle bu ışıklandırmalar son derece şık duruyor. Şehir bu kadar iyi tasarlanmışken şehirde dolaşmak gerçekten çok can sıkıcı. Çünkü araç kullanım mekaniği çok kötü. İlk çıkan Watch Dogs’dan beridir kötü olan araç kullanımı Watch Dogs: Legion’da da aynı şekilde kötü. Dönemin verdiği etki ile otomatik pilot özelliği bulunan araçlarla şehri gezmek çok eğlenceli ve iç açıcı olacakken araç mekaniklerinin kötü olması şehri gezmeyi işkenceye çeviriyor. Koca bir kamyonla harika bir spor arabanın sürüş mekanikleri neredeyse aynı. Araçlar sanki uzaktan kumandalı araç gibi. Anında hızlanıp bir anda duruyor. Eski Driver oyununun satın aldıktan sonra adını ve şeklini değiştirip Watch Dogs olarak çıkaran Ubisoft, keşke sürüş dinamiklerini birazcık da olsa Driver’dan almış olsaydı.

Watch Dogs ilk duyurulduğu zaman cihazları hackleme mekanikleri oyuncuları büyülemiş ve bir efsane mi geliyor dedirtmişti. Watch Dogs 2’de eksiklerini gideren Ubisoft oyanabilir bir oyunla oyuncu karşısına çıkmıştı. Serinin çıkmış son oyunu Watch Dogs: Legion ile ise çok farklı bir yol izleyen Ubisoft, oyunculara ilk kez yaşatacağı bir deneyim sunuyor. Hemen hemen her oyunda bulunan birçok eksiği olmasına rağmen genel anlamda başarılı bir oyun sunuluyor. Metacritic’ten 75 puandan daha yüksek puan alabilecekken Watch Dogs: Legion maalesef Ubisoft’un yanlış pazarlamasının yine kurbanı oluyor. Ubisoft yaptığı açıklamalarla oyunculardaki beklentiyi yükselterek aynı oranda bir oyun sunamadığı için oyuncular bu durumdan çok hoşnut değil. Aslında Watch Dogs: Legion bu kadar düşük oyuncu puanı hakkeden bir oyun değil fakat mükemmel bir oyun da değil. Orta düzeyde bir oyun. Umarız 10 Kasım’da çıkacak olan Assassin’s Creed Valhalla aynı şekilde hayal kırıklığı yaratmaz.

Watch Dogs: Legion, Epic Store ve Ubisoft Store’de bilgisayar için 269 liradan satılırken Playstation 4 ve Xbox One için 470 liradan satılıyor. Fiyatına göre çok fazla eksiği olan Watch Dogs: Legion’u oynamak için ciddi bir indirimin yapılmasına fayda var.

Kaynak: https://www.aksam.com.tr/guncel/butun-npcleri-oynatan-oyun-watch-dogs-legion/haber-1122646