fabrikatik.com
İnceleme

Assassin’s Creed Shadows: Claws of Awaji İncelemesi

8.0
Puan

Artılar

  • Odaklı hikâye
  • Bo staff
  • Yeni yetenek ağacı
  • Performans dengesi

Eksiler

  • Sınırlı yenilik
  • Tekrar eden görevler
  • Kısa deneyim
  • Ana oyun şart
Satın Alınabilirlik
8.5

Sonuç

Claws of Awaji, kısa süresi, kasvetli ada atmosferi ve Bo staff gibi yenilikleriyle öne çıkan, odaklı bir genişleme. Ana oyunu sevenler için keyifli deneyim devam ediyor.

Claws of Awaji genişleme paketi, yalnızca Assassin’s Creed Shadows’un ana hikâyesini tamamlayan ve belirli gereklilikleri yerine getiren oyuncular için açılıyor. Peki, bu uğraşa gerçekten değer mi? 

Assassin’s Creed Shadows, feodal Japonya’yı olağanüstü bir şekilde resmetmesi, ikili kahramanları Yasuke ve Naoe’nin güçlü karakterizasyonu ve sürükleyici hikâyesiyle öne çıkmıştı. Ancak oyunun 30 saatten 100 saate kadar uzayabilen uzun süresi, bazı hikâye noktalarının tam olarak bağlanamadan havada kalmasına da yol açmıştı. İşte bu eksik halkalardan bazıları—özellikle Tapınakçıların perde arkası oyunları ve Naoe’nin annesinin akıbeti—ilk büyük ek paket Claws of Awaji ile yeniden gündeme taşınıyor. 

Genişlemenin çıkış noktası zaten başlı başına ilgi çekici: Kahramanlarımız, Naoe’nin annesi Tsuyu’nun hâlâ hayatta olduğunu ve Awaji Adası’nda esir tutulduğunu öğreniyor. Naoe ve Yasuke, onu kurtarmanın görevleri olduğuna karar veriyor. Üstelik Tsuyu’nun, Japonya’nın kaderini belirleyecek Tapınakçılarla gölgelerde süren savaşta kilit bir rol üstlenmesi bekleniyor. Bu kez karşılarına çıkan düşman fraksiyonu ise hiyerarşisiyle birlikte tanıtılan Sanzoku Ippa. Kaptanlar, generaller, suikastçılar ve bir de casus liderinden oluşan bu yapı, genişlemenin ana kötüsü olan Yukari’ye hizmet ediyor. Yukari’nin ise Awaji için çok daha büyük planları var…

Hikâyenin süresi, özellikle ana oyuna kıyasla, oldukça kısa tutulmuş. 

Awaji Adası’nda geçirdiğiniz süre boyunca anlatı temposu neredeyse durmaksızın ilerliyor; görevden göreve kesintisiz bir akış var. Ara sıra düşen ritimler olsa da bu durum aslında avantaja dönüşüyor, çünkü oyuncuya nefes alma fırsatı tanıyor ve bir sonraki Sanzoku Ippa üyesini hedef seçmek için zaman veriyor. Assassin’s Creed Shadows’un görev yapısına sadık kalan Claws of Awaji, kimin peşine düşeceğinize ve nasıl ilerleyeceğinize dair oyuncuya özgürlük tanıyor. Kısa süren ana hikâye, genişlemeyi daha odaklı bir deneyim haline getiriyor; fazlalıklardan arındırılmış, yoğun bir anlatım sunuyor. 

Awaji Adası’nın kendisi de bu odaklı yapıyı yansıtıyor. İlk bakışta kasvetli ada, ana oyunun geniş bölgelerine kıyasla küçük görünebilir. Ancak bu izlenim aldatıcı. Harita yüz ölçümü olarak dar olsa da tasarım öylesine ustalıkla yapılmış ki keşfetmek hem keyifli hem de ödüllendirici oluyor. Dahası, adanın yapısı tamamen “dikeylik” üzerine kurulu. 

Awaji son derece dağlık bir ada; tepeler, yüksek kayalıklar, platolar ve vadilerle dolu. Bu yüzden A noktasından B noktasına gitmek hiçbir zaman düz bir yolculuk değil. Çoğu zaman dağların etrafını dolanıyor, pirinç tarlalarından geçiyor, sık ormanların içinde ilerliyorsunuz. Bu bile başlı başına bir macera yaratıyor ve sadece atınızı yola bırakıp görev işaretine doğru gitmekten çok daha heyecan verici bir hâl alıyor. Üstelik yollar, sık sık pusuda bekleyen shinobi’ler ya da Sanzoku Ippa’nın gölge ajanlarıyla dolu. Zaman zaman kurdukları tuzaklarla da karşılaşıyorsunuz; dikkatliyseniz atlatabilirsiniz ama gözden kaçırırsanız atınızdan düşmeniz işten bile değil.

Claws of Awaji’nin atmosferine geldiğimizde, oyun kasvetli ve sürekli baskı altında tutulan bir adayı oldukça başarılı bir şekilde yansıtıyor. 

Ada, kendine özgü temalara sahip dört farklı bölgeye ayrılmış: Sumoto, Eshima Sahili, Fukura Körfezi ve Yura. Claws of Awaji, temelde bir “endgame” genişlemesi olduğundan, bölgeler seviye sınırlamalarıyla kısıtlanmamış. Zaten oyuncuların seviye sınırına ulaşmış ve yeterli donanıma sahip olması bekleniyor. Bu da, giriş görevlerini tamamladıktan sonra hikâyeyi bir kenara bırakıp adayı özgürce keşfetmenize olanak tanıyor. İstediğiniz gibi yağmalama yapabilir, hızlı seyahat noktalarını açarak genişlemenin geri kalanını çok daha akıcı bir şekilde deneyimleyebilirsiniz. 

Genel atmosfer açısından bakıldığında, Claws of Awaji sürekli otoriter baskı altında yaşayan kasvetli bir adayı canlandırmakta oldukça başarılı. Devasa kaleler gibi görünen askeri üsler, ana oyundaki gösterişli yapılar yerine daha sade ve işlevsel bir şekilde tasarlanmış. Yollar ise çoğunlukla askerî kontrol noktalarıyla dolu; askerlerin köylüleri sürekli rahatsız ettiği bir ortam hakim. 

Claws of Awaji’nin en dikkat çekici yeniliklerinden biri, Naoe için oyuna eklenen yepyeni silah türü: Bo staff. Ancak bu silah, oyundaki diğer klasik silahlardan farklı olarak tamamen kendine özgü bir dövüş mekaniğine sahip. Genişlemenin erken görevlerinden birinde tanıtılan Bo staff, oyuncuya üç farklı duruş arasında geçiş yapma imkânı veriyor: yüksek, nötr ve alçak

Her duruşun kendine has avantajları bulunuyor. Örneğin yüksek duruş, güçlü hamlelerle maksimum hasar vermeye odaklanıyor. Nötr duruş, rakibi geriye savurarak araya mesafe koymaya yarıyor. Alçak duruş ise daha çok kontrol sağlamaya yönelik; düşmanı yere düşürüp ölümcül bir bitirici saldırıya açık hale getiriyor. Bu yeni silahın hikâye içinde öğrenilmesi aynı zamanda tamamen yeni bir yetenek ağacını da beraberinde getiriyor. 

Bu yetenek ağacı, Bo staff’ı daha da çeşitlendiren ek özellikler sunuyor. Örneğin art arda hızlı darbeler, düşmanı başka birine fırlatmaya imkân veren bir kavrama hareketi veya zırh ve dayanıklılık kırma üzerine odaklanan pasif geliştirmeler… Tüm bunlar, silahı hem dengeli hem de esnek bir seçenek haline getiriyor. Katana’nızı tamamen bir kenara bırakmasanız da Bo staff’in, özellikle belirli durumlarda başvuracağınız güçlü bir alternatif olacağı kesin. 

Claws of Awaji, yalnızca yeni silahıyla değil, görev tasarımıyla da bazı denemelere girişiyor. Genişlemenin erken safhalarında yer alan büyük çaplı savaşlar, bu deneylerin en dikkat çekici örneklerinden. Ancak bu tür yenilikler hikâye boyunca çok fazla genişletilmiyor; genel olarak görevlerin yapısı ve akışı ana oyuna oldukça benziyor. Yani yeni silah dışında, Assassin’s Creed Shadows’un temel oynanışında büyük bir değişim bulunmuyor.

Claws of Awaji’nin en büyük avantajlarından biri, oyuncudan seviye kasma ya da yeni ekipman peşinde koşma gibi bir beklentiye girmemesi. Bu sayede genişlemenin temposu yapay uzatmalardan etkilenmiyor. 

Assassin’s Creed Shadows yılın başında çıktığından beri birçok ücretsiz güncellemeyle gelişti. Bu iyileştirmelerin tamamı Claws of Awaji’ye de yansımış. Görsel kalite ile performans arasındaki denge gayet iyi tutulmuş. AMD Ryzen 7 7800X3D işlemci, 32 GB DDR-6000 RAM ve 16 GB VRAM’e sahip AMD Radeon RX 7800 XT ekran kartıyla oyunu 2560×1440 çözünürlükte en yüksek ayarlarda test ettim. FSR 3 “Quality” modunda kare hızları genellikle 70-80 FPS arasında sabit kaldı; takılma, görsel bozulma gibi hiçbir sorun yaşamadım. 

Claws of Awaji’yi özel kılan şey, aslında uzun ana oyunun aksine odaklanmış bir deneyim sunması. Hikâye kısa sürede akıcı bir şekilde ilerliyor ve oyuncuya mantıklı mola noktaları bırakıyor. Ana hikâyeyi 10 ila 13 saat arasında bitirmek mümkün ki bu da genişlemenin temposunu ideal kılıyor. 

Naoe için eklenen Bo staff silahı da oynanışı zenginleştiriyor ve dövüşlerde farklı stratejiler deneme imkânı veriyor. Zaten seriyi yeniden forma soktuğu düşünülen bir oyunun üzerine, bu kadar rafine bir genişleme eklenmesi, Claws of Awaji’yi kesinlikle tavsiye edilebilir hale getiriyor. Ancak altını çizmek gerek: Ana oyunu hiç sevmediyseniz, bu DLC fikrinizi değiştirecek bir şey sunmuyor. Üstelik erişebilmek için önce Assassin’s Creed Shadows’u bitirmeniz gerekiyor. 

Sonuç 

Claws of Awaji, Assassin’s Creed Shadows’un sunduğu devasa deneyimi daha odaklı, rafine ve sindirmesi kolay bir formata taşıyor. Ana oyun, feodal Japonya’nın atmosferinde devasa bir serüven vaat etmişti; genişleme ise bu yolculuğu daha kişisel, daha yoğun ve fazlalıklardan arındırılmış bir noktaya indiriyor. 

Yaklaşık 10-13 saatlik süresi, tempolu hikâye akışı ve Naoe’nin dövüş tarzını zenginleştiren Bo staff gibi yeniliklerle, Claws of Awaji tam anlamıyla “gerektiği kadar uzun” bir deneyim sunuyor. Uzatmalardan uzak, özüne sadık ve işlevsel bir tasarım anlayışıyla hazırlanmış. 

Eğer Assassin’s Creed Shadows’tan keyif aldıysanız, Claws of Awaji sizin için kaçırılmaması gereken bir genişleme. Ancak ana oyunu hiç sevmediyseniz, burada fikrinizi değiştirecek köklü bir farklılık bulamayacağınızı bilmenizde fayda var. 

Ubisoft, bu genişlemeyle birlikte seriye adeta bir noktalama işareti koyuyor: uzun cümleler kurmayı seven ana oyunun ardından, kısa ama etkili bir ünlem. 

İlginizi Çekebilir

Razer’ın gündelik kulaklığı Barracuda Pro incelemesi

Gamze Ağca
2 sene ago

2K Çeken Selfie kamerasıyla Infinix ZERO 30 incelemesi

Gamze Ağca
1 sene ago

Super Bomberman R 2 incelemesi

Deniz Ağca
2 sene ago
Exit mobile version